20 Mart 2003 tarihinde, ABD ve müttefikleri olan İngiltere, İtalya, Polonya, Avustralya ve daha birçok başka ülkenin desteğiyle Irak’ı işgal etti. Anadilindeki yazıyı bile okumaktan aciz ABD başkanı Bush, işgal için iki gerekçe(!) öne sürmüştü: Birincisi Irak’ta toplu imha silahlarının, yani nükleer silahların bulunması, ikincisi de “zalim Saddam yönetimi”ni yıkmak ve yerine demokrasi götürmekti. 6 yıldır “bulunamayan silahlar” ve “götürülemeyen demokrasinin” yerini, katledilen yüz binlerce insan, işkencelerden geçen yaklaşık üç milyon insan ile cinsel tecavüze uğrayan on binlerce kadın ve çocuk almıştır.
Bu işgal, hiçbir yasayı ve etiği kabul etmeyen doğrudan emperyalist işgaldir. İşgale, yani emperyalizme ve onun bağlaşıklarına karşı çıkmak, onları “cennete” göndermek mazlum halkların en doğal ve ama doğal olduğu kadar da keyfiyete bırakılamayacak kadar zorunlu görevidir. Bu görev, işgalci güçlerin ülkeden sürülmesi, demokratik halk iktidarının kuruluşuna kadar zorunlu olan bir görevdir. (Polemiğe yol açmamak için belirteyim: Aslında bu görev, sınıfsız topluma kadar sürmektedir.)
Müslüman dincilerin iddia ettiği gibi bu işgal bir Hıristiyan-Müslüman çatışması değildir. ABD’yi destekleyen Müslüman ülkelerin başında Kuveyt, Arabistan ve Türkiye gelmektedir. Türkiye’de ise iki isim konumları nedeniyle öne çıkmaktadır: Biri şu an Cumhurbaşkanı olan ABDullah Gül ile Başbakan Tayyip Erdoğan’dır.
Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, hayasızca yapılan işgalden sadece 11 gün sonra, 31 Mart 2003 tarihinde “The Wall Street Journal” isimli gazeteye verdiği demeçte; Irak’ı kan gölüne çeviren, işkence ve tecavüzcülükleri ayyuka çıkan işgalci emperyalist güçler için “ABD’nin Irak’ta savaşan kahraman bay ve bayan askerlerin en az zayiatla ülkelerine mümkün olan en az zamanda dönmeleri temennisi ile duacıyız.” demişti...
R. Tayyip Erdoğan
Çok değil, bu demeçten üç yıl sonra da ABDullah Gül, işgal ettikleri ülkelerde ülkelerini işgalden savunanlar tarafından “cennete” uğurlanan ABD askerleri için "Dünya barışı için son 50 senede dünyada en çok Amerikalılar kendi çocuklarını feda etmişlerdir" demişti...
ABDullah Gül
Biri Cumhurbaşkanı diğeri Başbakan olan bu “dinibütün”lerin dualarını inandıkları tanrı elinin tersiyle bir tarafa niye itmiş bilinmez! Aşağıdaki resimde “kahraman”(!) işgalcilerin Irak’lı bir kadına hayvani sınırları da aşarak, tam da kendilerine ve savunucularına uygun olarak işkence ve tecavüz yoluyla demokrasi getirirken görüntülenmiş.